Anasayfa
Solviera Teknoloji

Solviera CRM ile Şirket İçi İletişim

23 dakika okuma
ÜCRETSİZ DEMO

CRM (Müşteri Yönetim) Yazılımımızı Ücretsiz Deneyin

Müşterilerinizi kolayca yönetin. Kurulum gerektirmez, kayıt olup hemen başlayın.

Kayıt Ol 14 Gün Ücretsiz Dene
Anında Başla
7/24 Destek
Solviera CRM ile Şirket İçi İletişim

BÖLÜM 1: GİRİŞ - DIŞARIDA MÜKEMMEL, İÇERİDE KAOS: SİLOLARIN MALİYETİ

Bir Solviera Operasyonel Mükemmellik Mimarı olarak, Türkiye'deki işletmelerde gözlemlediğimiz en kritik paradoksu en baştan netleştirmek istiyorum: Müşteri mutluluğu evde başlar.

Şirketinizin dışarıya dönük yüzü ne kadar parlak olursa olsun; web siteniz ne kadar hızlı, pazarlama ekibiniz ne kadar yaratıcı, satış temsilcileriniz ne kadar ikna edici olursa olsun, eğer içeride, operasyonel çekirdekte bir "kaos" hakimse, müşteriniz bunu eninde sonunda hissedecektir. Müşteriyi memnun etmenin tek ve değişmez yolu, önce kendi ekibinizin senkronize çalışmasından geçer.

Bizim "operasyonel felç" olarak adlandırdığımız bu iç kaos, kendini genellikle şöyle gösterir:

  • Satış Departmanı, müşteriye X özelliğini vadederken, Destek Departmanı'nın (Makale 3) aynı müşteriye Y özelliği için "mümkün değil" yanıtı verdiğinden habersizdir.
  • Finans Departmanı, bir Sözleşme'nin (Makale 3) son, imzalı halini bulmak için dört farklı departmana e-posta atar, çünkü belgenin "final_v3_SON_imzali.pdf" versiyonu bir çalışanın kişisel 'Downloads' klasöründe kalmıştır.
  • Bir yönetici, kritik bir talimatı WhatsApp grubundan verir, işin detaylarını e-posta ile paylaşır, revizyonları telefonla bildirir ve son teslim tarihini (deadline) paylaşımlı bir Excel dosyasında tutar.

Bu "parçalanmış platform" (fragmented tools) kaosu, yani işin her bir parçasının farklı ve birbiriyle konuşmayan bir uygulamada yaşaması, dışarıdaki müşteriye doğrudan yansır. Nasıl mı?

  • Gecikme: "Finans'tan onay bekliyoruz" (Çünkü Finans doğru belgeyi arıyordur).
  • Tutarsızlık: "O kampanya bitti efendim" (Çünkü Satış, Pazarlama'nın son güncellemesini görmemiştir).
  • Amatörlük: "Size döneceğiz" (Çünkü o müşteriye en son kimin ne söz verdiğini kimse bulamıyordur).

Bu sadece bir "hissiyat" veya "yoğunluk" meselesi değildir; bu, ölçülebilir, somut bir finansal kayıptır. Otoriter kaynaklar bu durumu net bir şekilde ortaya koyuyor. Örneğin, Asana tarafından yayınlanan "Anatomy of Work" (İşin Anatomisi) raporuna göre, çalışanlar zamanlarının ortalama %60’ını "iş hakkında iş" (work about work) ile harcıyor.

"İş hakkında iş" nedir? E-posta yanıtlamak, statü toplantılarına girmek, kayıp bilgiyi aramak, hangi işin öncelikli olduğunu çözmeye çalışmak. Yani, zamanımızın %60'ını gerçek işi yapmak için değil, işi yapabilmenin koşullarını organize etmek için harcıyoruz. Bu, haftada üç gününüzün çöpe gitmesi demektir.

İşte bu makalenin vaadi tam olarak budur.

Bu rehber, jenerik "verimlilik" vaatlerini bir kenara bırakarak, Solviera'nın mimari yaklaşımının bu "iç sürtünmeyi" (internal friction) nasıl milimetrik olarak azalttığını, departmanlar arası siloları nasıl yıktığını ve tüm ekibi "tek bir platformda", tek bir gerçeklik algısında nasıl senkronize ettiğini adım adım, teknik ve kültürel detaylarıyla anlatacaktır.

Bu, bir yazılım tanıtımı değil; bu, şirketinizin iç operasyonlarını yeniden tasarlamak için bir mimari plandır. Çünkü ekibinizin iç senkronizasyonu, Solviera'nın sunduğu daha büyük 'Dijital Omurga' ekosisteminin bel kemiğidir ve bu omurga olmadan, müşteriye verdiğiniz hiçbir sözü tam olarak yerine getiremezsiniz.

BÖLÜM 2: ADIM 1 - HESAP VEREBİLİRLİK: "KİM, NE YAPIYORDU?" KAOSUNA SON (GÖREVLER)

Operasyonel kaosun ilk ve en belirgin semptomu "hesap verebilirlik" eksikliğidir. Sahada duyduğumuz en yaygın mazeretler bunlardır:

  • "Toplantıda konuşuldu ama havada kaldı."
  • "O işin sorumluluğu e-postada CC'de kayboldu gitti."
  • "Ben Ali'ye söylemiştim, o unutmuş."
  • "Müşteri aramıştı, yapışkan not (sticky notes) olarak ekranıma yapıştırmıştım, ama not düşmüş."

Bu mazeretlerin tamamı, bir işin "sahipsiz" kalmasından kaynaklanır. İşler tanımlanır ama atanmaz. Atanır ama takip edilmez. Takip edilir ama ne zaman biteceği belli değildir.

Solviera'nın Görev Yönetimi modülü, bu kaosu bitirmek için tasarlanmıştır. Bu modülün felsefesi, basit bir "yapılacaklar listesi (to-do list)" sunmak değildir. Amaç, ekipler arasında bir "dijital iş sözleşmesi" yaratmaktır. Bu, hesap verebilirliği bir iyi niyet beklentisi olmaktan çıkarıp, sürecin zorunlu bir parçası haline getiren bir mimaridir.

Bir Görevin Anatomisi: Mutlak Netlik

Bir görevin "havada kalmasını" engellemenin tek yolu, onu atomik parçalarına ayırarak netleştirmektir. Solviera platformunda bir "Görev" oluşturduğunuzda, sistem sizi şu dört temel soruyu yanıtlamaya mecbur bırakır:

  • NE? (Görevin Net Tanımı): "Müşteriyi ara" bir görev tanımı değildir. "X Müşterisine, Y projesindeki gecikme hakkında bilgi vermek ve yeni teslim tarihi önermek için telefon et" bir görev tanımıdır. Netlik, ertelemeyi engeller.
  • KİM? (Net Bir "Sorumlu Kişi"): Bir görevin sorumlusu "Satış Ekibi" olamaz. Bir görevin sorumlusu daima "bir kişi" olmalıdır (örn: Ahmet Yılmaz). İşin sahibi bir ekip olduğunda, aslında hiç kimse değildir.
  • NE ZAMAN? (Net Bir "Son Teslim Tarihi"): "Mümkün olan en kısa sürede" bir tarih değildir. "28 Ekim 2025, 17:00" bir tarihtir. Net son tarihler, önceliklendirmeyi mümkün kılar.
  • DURUM? (Şeffaf Durum Takibi): Görev hangi aşamada? 'Başlamadı', 'Yapılıyor', 'Onay Bekliyor', 'Ertelendi' veya 'Tamamlandı' mı? Bu şeffaflık, yöneticilerin sürekli "O iş ne oldu?" diye sormasını (yani 'iş hakkında iş' yapmasını) engeller.

Bu dört unsur bir araya geldiğinde, "Ben unutmuşum" veya "Haberim yoktu" mazeretleri ortadan kalkar. Çünkü sistem, o kişiye o görevi atamış, tarihini belirlemiş ve durumu hakkında rapor beklemektedir.

En Güçlü Özellik: Bağlamsal Görev (Contextual Task)

Şimdi, Solviera mimarisinin sahadaki diğer görev yönetimi araçlarından (Asana, Trello, vb.) "felsefi farkını" anlatacağım. Bu araçlar mükemmel "genel" görev yöneticileridir. Ancak Solviera'nın asıl gücü, "genel" bir görev yaratmak değil, bir işin "bağlamı" (context) üzerine görev yaratmaktır.

Bu ne demek?

Diğer araçlarda bir görev yaratırsınız: "Proje X için demo hazırla." Bu görevi alan teknik ekip üyesi (Ali) şu soruları sormak zorundadır: "Hangi müşteriydi o? Hangi fırsattan bahsediyoruz? Müşterinin özel talepleri neydi?"

Solviera'da ise süreç şöyle işler:

Bir satış temsilcisi, 'Müşteri Fırsatı' (Bkz: Makale 1 - Satış ve Fırsat Yönetimi) kartının üzerindeyken "Yeni Görev" butonuna basar.

  • Görev: "Teknik Ekibe: 'Proje X' için özel demo ortamı hazırla."
  • Sorumlu: Ali Vural.
  • Bitiş: 28 Ekim.

Ali, bu görevi aldığında, görev kartının üzerinde o işin bağlı olduğu Müşteri Kartını ve Fırsat Kartını otomatik olarak görür. Hangi müşteri, hangi fırsat, müşterinin sektörü, daha önce ne konuşulmuş... tüm "bağlam" görevin ayrılmaz bir parçasıdır.

Aynı şekilde, bir 'Destek Talebi' (Bkz: Makale 3 - Satış Sonrası ve Sözleşme) geldiğinde, destek ekibi bu talebi çözmek için görevi doğrudan o talebin üzerine açar.

Bu "bağlamsal görev" mimarisi, bilginin silolar arasında kaybolmasını %100 engeller. Görevi yapan kişi, işi yapmak için ihtiyaç duyduğu tüm geçmiş bilgiye tek tıkla erişir. Bu, "iş hakkında iş" yapmayı (yani bilgi aramayı) ortadan kaldırır ve doğrudan "değer üreten işe" (actual work) odaklanmayı sağlar.

Bu, Solviera'nın entegrasyon felsefesinin somut bir örneğidir: Görev modülü, CRM'in diğer tüm modülleriyle (Fırsatlar, Talepler, Sözleşmeler) kusursuz bir sinerji içinde çalışır. Tek başına bir 'to-do' listesi değil, yaşayan bir 'iş akış' motorudur.

BÖLÜM 3: ADIM 2 - BAĞLAMSAL İLETİŞİM: E-POSTA VE WHATSAPP KAOSUNU BİTİRMEK (İÇ CHAT)

Operasyonel kaosun ikinci cephesi, iletişimdir. Günümüz şirketlerinde iki büyük iletişim cehennemi yaşanıyor:

  • E-posta Cehennemi: "Re: Fwd: Fwd: Fwd: ACİL!" başlığıyla başlayan, 50 cevaplık bir e-posta zinciri düşünün. Konuşmanın nerede başladığını, kimin neye onay verdiğini veya son kararın ne olduğunu bulmak, arkeolojik bir kazı çalışmasına dönüşür.
  • WhatsApp Kaosu (Kurumsal Hafıza Kaybı): Daha da tehlikelisi. Önemli kurumsal kararların, müşteri onaylarının veya kritik teknik detayların, çalışanların "kişisel telefonlarındaki" WhatsApp gruplarında alınması. Bu, iki devasa risk doğurur:
    • Kurumsal Hafıza Kaybı: O çalışan işten ayrıldığında, tüm o kritik bilgi ve kararlar da onun telefonuyla birlikte şirketten ayrılır.
    • Güvenlik ve KVKK Riski: Hassas müşteri verileri (isimler, TCKN, finansal bilgiler), şirketin kontrolü dışındaki, güvenli olmayan kişisel cihazlarda dolaşıma girer.

Solviera Şirket İçi Chat modülü, bu iki kaosu da çözmek için tasarlanmıştır. Amacı, "e-posta trafiğini %80 azaltmak" ve "WhatsApp'ı kurumsallaştırarak" güvenli ve kayıtlı hale getirmektir.

Slack/Teams'ten Farkı Nedir? (Yine ve Her Zaman: "Bağlam")

Peki, piyasada Slack veya Microsoft Teams gibi harika iletişim araçları varken Solviera İç Chat'e neden ihtiyaç var?

Cevap, yine "bağlam" felsefesinde yatıyor.

Slack ve Teams, "genel sohbet" (general chat) için harikadır. Departman kanalları (#pazarlama, #teknik-ekip), proje kanalları (#yeni-websitesi) ve sosyalleşme için mükemmeldirler.

Ancak Solviera İç Chat, "genel sohbet" için değil, "spesifik iş hakkında sohbet" için tasarlanmıştır.

Bu mimarinin en büyük gücü şudur: Bir Müşteri Kartı'na, bir Görev'e veya bir Destek Talebi'ne gidip, o kaydın üzerinde bir sohbet başlatabilirsiniz.

Senaryo:

Destek ekibinden biri, #DT-1050 numaralı kritik bir Destek Talebi kartının içindedir. Kafası karışıktır. O kartın içindeki "Chat" sekmesine tıklar ve yazar:

"@Ahmet Yılmaz, bu 'Destek Talebi' (#DT-1050) hakkında ne düşünüyoruz? Müşteri çok kızgın, sözleşmede (Makale 3) bu maddeyi atlamışız sanırım."

Ahmet'e bir bildirim gider. Ahmet tıkladığında, sadece bu mesajı değil, aynı zamanda mesajın ilgili olduğu #DT-1050 numaralı Destek Talebi'nin tüm detaylarını görür.

Bu sohbetin en kritik özelliği şudur: Yazılan her mesaj, o Destek Talebi'nin geçmişine (birazdan bahsedeceğimiz 'Aktiviteler' bölümüne) kalıcı olarak kaydolur.

Bir yıl sonra bir yönetici veya denetçi o #DT-1050 nolu talebi açtığında, sadece talebin ne olduğunu değil, aynı zamanda o talep hakkında ekip içinde kimin, ne zaman, ne konuştuğunu da kronolojik olarak görür.

Bu, iletişimi "bağlamdan" kopuk bir gürültü olmaktan çıkarır ve onu, işin ayrılmaz, kayıtlı bir parçası haline getirir. Geriye dönük arama yaptığınızda, "sadece sohbeti değil, sohbetin ilgili olduğu işi de" bulursunuz.

Güvenli ve Merkezi (Güvenilirlik)

Bu yaklaşımın Güvenilirlik (Trustworthiness) boyutu paha biçilemezdir. Müşteri verisi içeren tüm iş iletişiminin (teklif detayları, sorunlar, fatura bilgileri) çalışanların kişisel telefonları (WhatsApp) yerine, şirketin kontrolündeki, güvenli, şifreli ve "kayıtlı" bir platformda (Solviera) kalması, hem operasyonel devamlılık hem de hukuki (KVKK) uyumluluk için bir lüks değil, zorunluluktur.

Bu sinerji sayesinde İç Chat modülü, Aktivite ve Müşteri modülleriyle entegre olarak, iletişimi kurumsal hafızanın kalıcı bir parçası yapar.

BÖLÜM 4: ADIM 3 - KURUMSAL HAFIZA: "KİM, NE YAPTI?" ŞEFFAFLIĞI (AKTİVİTELER)

Bu bölüm, iç operasyon mimarisinin ve bu makalenin kalbidir. Eğer şirketinizin bir "kara kutusu" (black box) olsaydı, bu Aktiviteler (Aktivite Yönetimi) modülü olurdu.

Kaosun en derin hali "hafıza kaybıdır".

  • "O müşteriye en son kim, ne zaman, ne dedi?"
  • "Sözleşmenin son halini kim göndermişti?"
  • "Destek talebini açtı ama sonra ne oldu?"

Bu soruların cevapsız kalması, yöneticinin "kör" olması demektir. En kötüsü ise şudur: Çok başarılı bir satış temsilciniz işten ayrılır. O güne kadar tüm müşteri ilişkileri, tüm vaatler, tüm özel notlar o temsilcinin kafasının içinde ve kişisel ajandasındaydı. Temsilci kapıdan çıktığı an, şirketinizin o müşteriye dair tüm kurumsal hafızası da onunla birlikte buharlaşır.

İşte Aktiviteler modülü, bu felaketi önlemek için tasarlanmış, işletmenizin "değiştirilemez zaman tüneli" (immutable timeline) modülüdür.

Basitçe söylemek gerekirse: Bir müşteri veya bir iş kaydı (fırsat, proje) ile ilgili olan her şey, olduğu anda buraya bir "log" (kayıt) olarak, zaman damgasıyla birlikte atılır.

Görev vs. Aktivite: Kritik Uzmanlık Ayrımı

Bu mimariyi anlamak için, Solviera kullanıcılarına öğrettiğimiz ilk ve en önemli felsefi ayrımı netleştirmeliyiz: Görev ile Aktivite arasındaki fark.

Bu iki modülü karıştırmak, en yaygın operasyonel hatadır.

  • Görev (Task): Geleceğe yönelik bir "aksiyondur" (To-Do). Bir sorumlusu ve son teslim tarihi vardır. Amacı bir işi yaptırmaktır. Görev başlar, yapılır ve durumu "Tamamlandı" olarak değişir.
  • Aktivite (Activity): Geçmişe yönelik bir "kayıttır" (Log). Olay olduğu anda (geçmiş zaman) kaydedilir ve değiştirilemez. Amacı ne olduğunun kaydını tutmaktır.

Örnek Akış:

  1. Görev Oluşur: Ahmet'e "Müşteri X'i ara" görevi atanır (Gelecek zaman).
  2. Görev Yapılır: Ahmet müşteriyi arar, konuşur.
  3. Aktivite Oluşur: Ahmet, aramadan sonra sisteme girip "Telefon Görüşmesi" Aktivitesi oluşturur ve notlarını yazar: "Müşteri ile görüştüm, fiyatta %5 indirim talep ediyorlar." (Geçmiş zaman).
  4. Görev Kapatılır: Ahmet, bu aktiviteyi oluşturduktan sonra, "Müşteri X'i ara" Görevini "Tamamlandı" olarak işaretler.

Gördüğünüz gibi, bir "Görev", bir "Aktivite" yaratmak için tetikleyici olabilir.

Otomatik ve Manuel Kayıtlar: Entegrasyonun Zarafeti

Aktiviteler modülünün asıl gücü, çalışanın omuzlarındaki "veri giriş yükünü" almasıdır. Eğer her şeyi manuel kaydetmek zorunda kalsaydık, bu "iş hakkında iş" olurdu.

Solviera'nın Dijital Omurga mimarisi sayesinde, sistemdeki diğer modüller yaptıkları işleri otomatik olarak Aktivite zaman tüneline "log" olarak atarlar.

Bir yöneticinin bir Müşteri Kartı'nı açtığını hayal edin. Şu akışı tek bir ekranda, kronolojik olarak görür:

  • (Manuel-Log): 10 Ekim 14:30 - [Satışçı Ali] - "Müşteriyle ilk tanışma toplantısı yapıldı. Notlar:..."
  • (Oto-Log): 11 Ekim 09:15 - [Sistem] - "Müşteri X'e 'Yeni Teklif-001' (Makale 1) gönderildi."
  • (Oto-Log): 12 Ekim 11:00 - [Sistem] - "Ahmet Yılmaz'a atanan 'Demo Hazırla' Görevi tamamlandı."
  • (Manuel-Log): 12 Ekim 15:00 - [Teknik Ekip] - "Müşteriye demo sunumu yapıldı."
  • (Oto-Log): 14 Ekim 10:00 - [Sistem] - "Müşteriden '#DT-1051 - Teknik Soru' Destek Talebi (Makale 3) geldi."
  • (Oto-Log): 14 Ekim 10:05 - [Sistem] - "Destek ekibi ve Satış ekibi arasında İç Chat başladı: 'Bu talebe acil bakalım...'"
  • (Oto-Log): 15 Ekim 17:00 - [Sistem] - "Müşteriye 'Sözleşme-002' (Makale 3) gönderildi."
  • (Oto-Log): 16 Ekim 11:30 - [Sistem] - "Sözleşme-002 imzalandı."

Yöneticinin 360 Derece Kontrolü: Mutlak Şeffaflık

Bu zaman tüneli, bir yöneticinin hayalidir. Artık "O iş ne oldu?", "Ali müşteriye ne dedi?", "Sözleşme gitti mi?" diye sormasına gerek yoktur.

Bir Müşteri Kartı'nı (veya Fırsatı, veya Projeyi) açar ve o kayıtla ilgili tüm temasları, tüm otomatik sistem olaylarını ve tüm manuel notları tek bir kronolojik akışta görür.

Bu, "mutlak şeffaflıktır."

Bu, "kontrol" gücüdür.

Ve en önemlisi, bu, "bana söylemedi", "haberim yoktu", "e-postayı görmedim" mazeretlerinin sonsuza dek bittiği yerdir. Aktivite akışı, şirketin yalan söylemeyen, değişmeyen, ortak hafızasıdır.

BÖLÜM 5: ADIM 4 - ORTAK ÇALIŞMA ALANI: DÜZEN VE GÜVENLİK (AJANDA & DÖKÜMAN)

İç operasyon mimarisinin son iki ayağı, kaosu "düzene" sokan ve veriyi "güvende" tutan destekleyici modüllerdir: Ajanda ve Döküman Yönetimi.

Problem (Ajanda): "Toplantı çakışmaları", "Kim ne zaman müsait?", "O deadline ne zamandı?", "Sözleşme yenilemesini kim takip edecekti?"

Problem (Döküman): "Teklifin son hali kimdeydi?", "Sunumu hangi paylaşımlı klasöre (server) atmıştın?", "Eyvah, eski versiyonu müşteriye göndermişiz!"

Solviera, bu iki kaosu da yine "bağlamsal entegrasyon" ile çözer.

Tek Takvim, Sıfır Çakışma (Ajanda)

Solviera Ajanda modülü, "sadece toplantı ayarlayan" bir araç değildir. O, sistemdeki tüm "zaman" bazlı verilerin birleştiği bir ana merkezdir.

İşte sinerji burada tekrar devreye girer:

  • Görevler modülünde oluşturulan tüm "son teslim tarihleri" (deadlines)...
  • Aktiviteler modülüne kaydedilen "planlanmış toplantılar" veya "gelecek aramalar"...
  • Sözleşme Yönetimi (Makale 3) modülünden gelen "sözleşme yenileme tarihleri" veya "otomatik faturalama günleri"...

...tümü, tek bir "Ortak Ekip Takvimi" üzerinde otomatik olarak birleşir.

Bir yönetici, ekibinin takvimini açtığında sadece kimin toplantıda olduğunu değil, kimin hangi görevin 'deadline'ına yaklaştığını veya hangi müşterinin sözleşmesinin yenilenmek üzere olduğunu da görür.

Bu takvimin, ekiplerinizin zaten kullanmakta olduğu Google Calendar veya Outlook 365 Takvimi ile çift yönlü senkronize olabilmesi ise (ki Solviera bunu destekler), adaptasyonu kolaylaştıran kritik bir esnekliktir.

"Son Versiyon" Kabusuna Son (Döküman Yönetimi)

Döküman kaosu, belki de en sinsi verimsizliktir. Dropbox, Google Drive veya paylaşımlı sunucular (Network Drive) kullanmak bir çözümmüş gibi görünür.

Ancak bizim mimari felsefemize göre bu araçlar "aptal bir depo" (dumb repository) görevi görürler. Bir belgeyi bulmak için dosya adını veya klasör yapısını ezbere bilmeniz gerekir.

Solviera Döküman Yönetimi modülü ise "akıllı bir arşiv" (intelligent archive) olarak tasarlanmıştır.

Felsefi fark şudur: Bir dökümanı (teklif taslağı, sunum, teknik çizim, imzalı sözleşme) "genel" bir havuza atmazsınız. Dökümanı, doğrudan ilgili olduğu kayda "bağlarsınız".

  • "Müşteri X Teklifi.pdf" dosyasını, Müşteri X'in Fırsat Kartı'na yüklersiniz.
  • "Proje Çizimi v2.dwg" dosyasını, Proje Y'nin Proje Kartı'na yüklersiniz.
  • "İmzalı Hizmet Sözleşmesi.pdf" dosyasını, Müşteri X'in ana Müşteri Kartı'na yüklersiniz.

Bunun anlamı şudur: Artık "Müşteri X'in sunumu neredeydi?" diye aramak yerine, "Müşteri X'in kartına" bakmanız yeterlidir. O müşteriyle ilgili tüm belgeler, tüm aktiviteler, tüm görevler ve tüm iletişim kayıtları zaten oradadır.

Bu, "versiyon kontrolü" karmaşasını ve "son versiyon" kabusunu bitirir. Çünkü herkesin baktığı tek bir kaynak vardır: Müşteri kartının kendisi.

Bu entegre yapı, Solviera Teknoloji’nin terzi işi yazılım çözümlerinin işletmelere nasıl hem hız hem de esneklik kazandırdığının kanıtıdır; çünkü veriyi, ait olduğu bağlama kilitler.

BÖLÜM 6: SONUÇ - SENKRONİZE EKİP, MUTLU MÜŞTERİ

Bu rehber boyunca, bir şirketin iç operasyonel kaosunun mimari planını ve bu kaosun nasıl çözüleceğini adım adım inceledik.

Gördük ki sorun, çalışanların "tembel" veya "dikkatsiz" olması değil. Sorun, sistemin "parçalanmış" olmasıdır. Sorun, işin kendisi ile o iş hakkındaki bilginin (bağlam) farklı yerlerde yaşamasıdır.

Solviera'nın operasyonel mükemmellik mimarisi, bu dağınıklığı dört temel direkle çözer:

  • Görevler: İşler "havada kalmaz", sahiplenilir ve hesap verebilirlik dijital bir sözleşmeye dökülür.
  • İç Chat: İletişim "bağlamından kopmaz", e-posta cehennemi biter ve kurumsal iletişim (WhatsApp'ın aksine) güvenli ve kayıtlı hale gelir.
  • Aktiviteler: Ne yapıldığı "unutulmaz", sistem otomatik bir "kara kutu" görevi görerek kurumsal hafızayı değiştirilemez bir zaman tüneline kaydeder.
  • Ajanda & Döküman: Zaman ve belgeler "kaybolmaz", her şey ait olduğu iş kaydına (müşteri, fırsat) bağlanarak tek bir gerçeklik merkezi oluşturulur.

Solviera, tüm bu modüllerin birbiriyle konuşmasını, birbirinden veri alıp birbirine veri yazmasını sağlayarak ekibinizi aynı dili konuşan, organize, senkronize ve şeffaf bir yapıya dönüştürür.

Nihai sonuç basittir: Daha az hata, daha az 'ben unuttum' mazereti, daha az 'iş hakkında iş' ve daha hızlı operasyon.

Ve makalenin başında söylediğimiz gibi: İçerideki bu senkronizasyon, bu sükunet ve bu profesyonellik, dışarıdaki müşteriye "güven", "hız" ve "tutarlılık" olarak yansır.

Sonuç, (içerideki kaostan asla etkilenmeyen) daha mutlu müşterilerdir.

İç operasyonlarınızı mükemmelleştirmek, bu 'Dijital Omurga' mimarisinin sadece bir parçasıdır. Tüm bu verilerin 'Finansal' olarak nasıl analiz edildiğini ve tüm ekosistemi görmek için ana 'Solviera CRM: Dijital Omurga Ekosistemi' rehberimize mutlaka göz atın.

Satış akışınızı mükemmelleştirmek, büyük resmin sadece bir parçasıdır. Tüm bu sürecin 'Destek', 'Pazarlama' ve 'Finans' ile nasıl konuştuğunu öğrenmek için ana Solviera CRM Nedir ?' rehberimize göz atın.

Solviera CRM ile Müşteri Sadakatini nasıl arttırdığımız hakkındaki rehbere ulaşmak için BURAYA tıklayın.

Ya da daha iyisi, bu kaosu bitirmek için ilk adımı bugün atın. Solviera'nın Account sayfasından hızlıca bir hesap oluşturun ve 15 Günlük ücretsiz deneme sürenizi başlatın . Account sayfasına ulaşmak için BURAYA tıklayın .

Solviera Crm'in Pazarlama ve Kampanya Otomasyonları ile alaklı Rehberimizi BURDAN ulaşabilirsiniz. 

Sıkça Sorulan Sorular

Bu, Solviera mimarisindeki en kritik ayrımdır. Görev (Task), geleceğe yönelik bir 'eylemdir' (to-do). Bir kişiye atanır, bir son teslim tarihi vardır ve amacı bir işi yaptırmaktır. "Tamamlandı" olarak işaretlendiğinde yaşam döngüsü biter. Aktivite (Activity) ise geçmişte olmuş bir olayın 'kaydıdır' (log). "Müşteriye teklif gönderildi" veya "Telefon görüşmesi yapıldı" gibi. Aktivite değiştirilemez bir zaman damgasıdır ve şirketin kurumsal hafızasını oluşturur. Özetle: Bir görevi tamamladığınızda, sistem bunu genellikle otomatik olarak bir 'aktivite' olarak kaydeder.
İç Chat, anlık, hızlı, dinamik ve genellikle daha gayriresmi (informal) iletişim içindir; bir sorunu o anda çözmek için kullanılır. Aktiviteler ise resmi 'kurumsal hafıza' kaydıdır. Bir yöneticiniz, bir müşteri ilişkisinin geçmişini anlamak için bir yıl sonra dönüp 1000 satırlık chat geçmişini okumaz. Ancak, o müşteriyle ilgili 5 kritik 'aktivite' özetini (gönderilen teklifler, yapılan önemli toplantı notları, imzalanan sözleşmeler) okuyarak müşteri geçmişine 60 saniyede hakim olur. Chat anlıktır, Aktivite kalıcı hafızadır.
Evet, kesinlikle. Solviera, operasyonel mükemmelliğin mevcut araçlarla uyumlu çalışmaktan geçtiğini bilir. Platformumuz, Google Calendar ve Outlook 365 Takvim ile çift yönlü takvim senkronizasyonunu destekler. Solviera'da oluşturduğunuz bir görevin 'deadline'ı veya planladığınız bir müşteri toplantısı (Aktivite), Outlook takviminize otomatik olarak düşer. Aynı şekilde, Outlook takviminizde oluşturduğunuz bir randevu da Solviera Ajandanızda görünür, böylece çift taraflı bir kontrol sağlanır ve çakışmalar önlenir.
Solviera'nın temel amacı dağınıklığı bitirmek ve veriye "bağlam" kazandırmaktır. En iyi ve en verimli pratik (best practice), ilgili dökümanları (teklifler, sözleşmeler, sunumlar) doğrudan ilgili CRM kaydına (müşteri, fırsat, proje) yükleyerek 'bağlamı' platform içinde korumaktır. Bu, "sunucu klasörlerinde kaybolma" sorununu kökten çözer. Ancak, çok büyük arşivleri olan veya mevcut sistemlerini (örn: Google Drive, Dropbox, yerel sunucu) bırakmak istemeyen işletmeler için, Solviera'nın güçlü API altyapısı aracılığıyla bu depolama alanlarına köprüler kurulması ve entegrasyon yapılması teknik olarak mümkündür.
Kesinlikle. Bu, sadece bir verimlilik değil, bir veri güvenliği ve KVKK (Kişisel Verilerin Korunması Kanunu) uyumluluğu meselesidir. WhatsApp kullandığınızda, hassas müşteri verileri ve kurumsal kararlar, çalışanların kişisel cihazlarına dağılır. Bir çalışan işten ayrıldığında, tüm bu veriler onunla birlikte şirketten ayrılır. Solviera İç Chat kullandığınızda ise tüm iletişim verisi, şirketinizin kontrolündeki sunucularda (ister Solviera bulutunda ister sizin kendi sunucunuzda/on-premise) şifreli olarak saklanır. Çalışanlar işten ayrıldığında, tüm kurumsal iletişim ve müşteri verisi %100 içeride kalır; hiçbir veri kişisel telefonlara taşınmaz. Bu, KVKK ve kurumsal veri güvenliği için kritiktir.

Metehan Mete

Kurucu & CEO, Solviera Teknoloji

Uludağ Üniversitesi mezunu. Kurumsal yazılım çözümleri ve dijital dönüşüm konularında uzman. ERP, CRM, QMS sistemleri ile işletmelerin operasyonel verimliliğini artırmaya odaklanıyor. Blog yazılarında teknoloji trendleri ve best practice'ler hakkında bilgiler paylaşıyor.

Bu yazıyı paylaş

WhatsApp