Bir e-ticaret yöneticisi olarak her gün sayısız karar veriyorsunuz: Stok yönetimi, pazarlama kampanyaları, müşteri hizmetleri stratejileri... Ancak tüm bu çabalarınızın potansiyelini tek bir faktörün sınırladığını hiç hissettiniz mi? O faktör, e-ticaret sitenizin üzerine inşa edildiği teknolojinin katı duvarlarıdır. Pazarlama ekibiniz, dönüşümleri %20 artırabilecek, tamamen kişiselleştirilmiş bir ana sayfa tasarlıyor, ancak geliştiricileriniz mevcut platform şablonunun buna izin vermediğini söylüyor. Mobil uygulamanıza özel bir sadakat programı eklemek istiyorsunuz, ancak bu özelliğin web sitesiyle senkronize çalışması aylar sürecek bir proje gerektiriyor. Yeni bir ürün lansmanı için hazırladığınız göz alıcı içerik, sitenizin hantal yapısı yüzünden yavaş yükleniyor ve değerli müşterileri daha ilk saniyede kaybediyorsunuz.
Bu senaryolar size tanıdık geliyorsa, yalnız değilsiniz. Bu, geleneksel, monolitik e-ticaret platformlarının modern dünyanın hızına ve esneklik ihtiyacına artık cevap veremediğinin bir kanıtıdır. İşte bu noktada, bir "teknik terim" olmaktan çok öte, bir iş devrimi olan Headless Commerce sahneye çıkıyor. Bu rehber, "Headless Commerce nedir?" sorusunun yüzeysel cevabını vermekle yetinmeyecek. Sizi bu mimarinin temellerine, katmanlarına, her bir departman için yarattığı somut değerlere, geçiş sürecinin stratejik adımlarına ve potansiyel risklerine kadar indirecek. Amacımız, bu makaleyi bitirdiğinizde Headless Commerce'in sadece ne olduğunu değil, aynı zamanda işletmenizin geleceği için neden vazgeçilmez bir strateji olabileceğini tam olarak anlamanızı sağlamaktır. Teknolojinin prangalarından kurtulup, yaratıcılığın ve büyümenin kilidini açmaya hazır olun.
Başlangıç Noktası: E-Ticaret Neden Bir "Baş Ağrısı" Haline Geldi?
Headless Commerce'in neden bir kurtarıcı olarak görüldüğünü anlamak için, öncelikle çözdüğü problemi, yani monolitik mimarinin yarattığı "baş ağrısını" derinlemesine teşhis etmemiz gerekir. Geleneksel e-ticaret platformları, on yılı aşkın bir süredir sektörün standardıydı ve başlangıçta her şeyi tek bir pakette sunarak büyük bir kolaylık sağladılar. Ancak dijital dünya, bu paketlerin hayal bile edemeyeceği bir hızla evrildi.
Monolitik Mimarinin Çöküşünü Hızlandıran Katalizörler
Monolitik yapıların yetersiz kalmasının temelinde, müşteri davranışları ve teknolojideki köklü değişimler yatar:
- Akıllı Telefon Devrimi: 2007'de iPhone'un piyasaya sürülmesiyle başlayan süreç, ticareti masaüstünden cebe taşıdı. Artık sadece "bir web sitesi" yetmiyordu; mobil uyumlu, hatta tercihen bir mobil uygulama deneyimi zorunluluk haline geldi. Monolitik platformlar, bu yeni "ekran" için hantal ve yetersiz kalıyordu.
- Çok Kanallı (Omnichannel) Beklentisinin Yükselişi: Müşteriler artık bir ürünü Instagram'da görüp, mobil uygulamada inceleyip, mağazadaki kiosktan sipariş vermek istiyor. Bu kanallar arasında kusursuz, tutarlı ve kesintisiz bir deneyim bekliyorlar. Monolitik yapılar, her kanalın kendi silosu içinde çalıştığı "çoklu kanal" (multi-channel) bir yapı sunabilirken, gerçek "omnichannel" entegrasyonu için tasarlanmamışlardı.
- İçeriğin Krallığı: Modern pazarlama, sadece ürün satmakla değil, bir hikaye anlatmakla, bir topluluk oluşturmakla ilgilidir. Markalar; bloglar, videolar, interaktif rehberler ve sosyal kanıtlarla zenginleşen içerik-ticaret (content-commerce) deneyimleri yaratmak istiyor. Monolitik platformların katı CMS (İçerik Yönetim Sistemi) yapıları, bu zengin ve dinamik içerik stratejilerinin önünde büyük bir engel teşkil etti.
- Kişiselleştirme Yarışı: Veri ve yapay zekanın yükselişiyle birlikte, müşteriler artık kendilerine özel ürün önerileri, dinamik fiyatlandırma ve kişiselleştirilmiş içerikler bekliyor. Monolitik sistemlerin "tek beden herkese uyar" yaklaşımı, bu düzeyde bir kişiselleştirmeyi neredeyse imkansız kılıyordu.
Bu etkenler bir araya geldiğinde, e-ticaret yöneticileri kendilerini bir "inovasyon çıkmazında" buldular. Pazarın talepleri ile teknolojinin yetenekleri arasındaki makas giderek açıldı. İşte Headless, bu makası kapatmak için doğdu.
Headless Commerce'in Anatomisi: "Baş"sız Mimarinin Katmanlarını Anlamak
Headless Commerce, en basit tanımıyla, bir platformun ön yüzünün (front-end), yani müşterinin gördüğü vitrinin, arka yüzünden (back-end), yani işin beyninden, API'lar aracılığıyla ayrılmasıdır. Bu ayrımı daha iyi anlamak için her katmanı bir cerrah titizliğiyle inceleyelim.
1. Katman: Gövde (Back-end) - E-Ticaretin Güç Merkezi
Burası operasyonlarınızın görünmez ama en kritik parçasıdır. Müşterileriniz bu katmanla asla doğrudan etkileşime girmez, ancak yaşadıkları deneyimin her zerresi buradan güç alır. Bir Headless mimaride arka yüz, aşağıdaki gibi temel işlevleri barındıran saf bir işlevsellik motorudur:
- Ürün Bilgi Yönetimi (PIM): Ürün adları, açıklamalar, SKU'lar, fiyatlar, görseller...
- Stok ve Envanter Yönetimi: Hangi üründen kaç adet kaldığı, hangi depoda bulunduğu...
- Müşteri Veritabanı (CRM): Müşteri bilgileri, sipariş geçmişi, segmentasyon...
- Sipariş Yönetim Sistemi (OMS): Siparişlerin alınması, işlenmesi, kargolanması...
- Promosyon ve İndirim Motoru: "SEPETTE20" gibi kupon kodlarının mantığı...
- Ödeme Altyapısı: Güvenli ödeme işlemlerinin gerçekleştirilmesi...
Headless bir arka yüzün güzelliği, tüm bu verileri ve işlevleri herhangi bir ön yüze sunmaya hazır, standartlaştırılmış bir formatta tutmasıdır. Hangi "baş"ın bu veriyi istediğini veya neye benzediğini umursamaz.
2. Katman: Bağlantı (API Katmanı) - Vazgeçilmez Tercüman
Burası Headless mimarinin kalbidir. API (Application Programming Interface - Uygulama Programlama Arayüzü), "gövde" ile "baş" arasındaki iletişimi sağlayan köprüdür.
Basit bir lokanta analojisiyle açıklayalım:
- Mutfak (Back-end): Yemekleri hazırlayan, tüm malzemelere ve süreçlere sahip olan yer.
- Siz (Front-end): Masada oturan ve yemek sipariş etmek isteyen müşteri.
- Garson (API): Sizin siparişinizi (istek) alır, mutfağa doğru bir şekilde iletir ve mutfaktan çıkan yemeği (yanıt) size getirir.
Siz mutfağın nasıl çalıştığını veya yemeğin nasıl piştiğini bilmek zorunda değilsiniz. Garson, bu karmaşık süreci sizin için basitleştirir. API da tam olarak bunu yapar. Bu katmanda, özellikle iki tür API ön plana çıkar:
- REST API: Uzun yıllardır standart olan, esnek ve güvenilir bir protokoldür. Genellikle URL tabanlı isteklerle çalışır (örn: /products/123).
- GraphQL API: Facebook tarafından geliştirilen daha modern bir yaklaşımdır. En büyük avantajı, "aşırı getirme" (over-fetching) sorununu çözmesidir. REST API ile bir ürün bilgisi istediğinizde, size o ürünle ilgili tüm bilgileri (stok, renk, boyut, açıklama, tedarikçi kodu vb.) gönderir. Oysaki sizin sadece ürün adı ve fiyatına ihtiyacınız olabilir. GraphQL ise ön yüzün tam olarak ne istediğini belirtmesine olanak tanır ve sadece o veriyi gönderir. Bu, özellikle mobil cihazlar gibi bant genişliğinin kısıtlı olduğu kanallar için müthiş bir performans artışı sağlar.
3. Katman: Baş (Front-end) - Deneyimlerin Sonsuz Evreni
İşte burası, yaratıcılığın ve markanızın kişiliğinin parladığı yerdir. Arka yüzden tamamen bağımsız olduğu için, bu katmanda olasılıklar sonsuzdur. Her bir "baş", farklı bir teknoloji ve farklı bir amaç için tasarlanabilir:
- Geleneksel Web Sitesi: En modern JavaScript framework'leri (React, Vue, Svelte) kullanılarak inşa edilmiş, ışık hızında bir e-ticaret sitesi.
- Progressive Web App (PWA): Bir web sitesi gibi erişilebilen ancak bir mobil uygulama gibi zengin özellikler (çevrimdışı çalışma, anlık bildirimler) sunan deneyimler.
- Native Mobil Uygulamalar (iOS & Android): Cihazın tüm özelliklerinden faydalanan, kusursuz mobil alışveriş deneyimleri.
- Sosyal Ticaret Kanalları: Instagram Shop veya TikTok feed'leri üzerinden doğrudan ürün verisi çekme.
- Nesnelerin İnterneti (IoT): Müşterinin akıllı buzdolabının, süt bittiğinde otomatik olarak sitenizden sipariş vermesi.
- Sesli Asistanlar: Alexa veya Google Assistant üzerinden sesli komutla alışveriş yapma imkanı.
- Mağaza İçi Kiosklar veya Akıllı Aynalar: Fiziksel ve dijital dünya arasındaki çizgiyi kaldıran deneyimler.
Bu başları oluştururken, Jamstack (JavaScript, APIs, Markup) mimarisi son derece popüler bir yaklaşımdır. Jamstack, siteleri dinamik olarak sunucu tarafında oluşturmak yerine, önceden oluşturulmuş statik dosyalar (Markup) olarak sunar ve dinamik kısımları istemci tarafında JavaScript ve API'lar aracılığıyla yönetir. Bu, inanılmaz bir hız, daha yüksek güvenlik ve daha düşük hosting maliyetleri anlamına gelir.
Neden Headless? Her Departman İçin Somut Avantajlar
Headless mimarinin faydaları, sadece IT departmanını ilgilendiren teknik bir jargon yığını değildir. Bu faydalar, işletmenin her birimine dokunan, somut ve ölçülebilir iş sonuçları üretir.
Pazarlama ve Büyüme Ekipleri İçin: "Keşke..." Biten Cümlelere Son
- Sınırsız Kampanya Çevikliği: Artık "platform buna izin vermiyor" cümlesini duymazsınız. Pazarlama ekibi, geliştiricileri beklemeden, Headless CMS üzerinden dakikalar içinde yeni bir kampanya sayfası oluşturabilir, A/B testleri yapabilir ve içerikleri anında güncelleyebilir. Bu, pazara tepki verme süresini haftalardan saatlere indirir.
- İçerik Odaklı Ticaretin Zirvesi: Ürün sayfalarını, ilham veren blog yazıları, nasıl yapılır videoları veya kullanıcı yorumları gibi zengin içeriklerle sorunsuzca birleştirebilirsiniz. Müşteriye sadece bir ürün satmak yerine, ona bir hikaye ve bir çözüm sunarsınız. Bu, marka sadakatini ve ortalama sepet tutarını doğrudan artırır.
- SEO'da Rakipsiz Üstünlük: Google, hızı sever. Headless mimari ve Jamstack gibi teknolojilerle oluşturulan siteler, geleneksel platformlara göre çok daha hızlı yüklenir. Bu, Core Web Vitals skorlarınızı tavan yaptırır. Ayrıca URL yapısı, meta etiketler ve yapısal veri (schema markup) üzerinde tam kontrole sahip olmanız, teknik SEO'da sizi rakiplerinizin fersah fersah önüne geçirir.
Geliştirme (IT) Ekipleri İçin: Yaratıcılığın ve Verimliliğin Kilidini Açmak
- Teknoloji Yığını Özgürlüğü: Geliştiricileriniz, projenin gereksinimlerine en uygun, en modern ve en sevdikleri teknolojileri kullanmakta özgürdür. Bu, sadece daha iyi bir son ürün anlamına gelmez, aynı zamanda sektördeki en iyi yetenekleri şirketinize çekmenizi ve elinizde tutmanızı kolaylaştırır.
- Ayrık ve Güvenli Kod Tabanları: Ön yüzde yapılan bir hata, arka yüzü çökertmez (veya tam tersi). Bu ayrım, riski azaltır ve hata ayıklama (debugging) sürecini inanılmaz derecede hızlandırır. Güvenlik güncellemeleri daha kolay yönetilir.
- Daha Hızlı ve Verimli Geliştirme Döngüleri: Ön yüz ve arka yüz ekipleri, birbirlerini bloke etmeden paralel olarak çalışabilirler. Bu, yeni özelliklerin ve iyileştirmelerin çok daha hızlı bir şekilde canlıya alınmasını sağlar.
Finans (CFO) ve Yönetim İçin: Stratejik ve Geleceğe Yönelik Yatırım
- Aşamalı ve Esnek Yatırım: Tüm platformu tek seferde değiştirmek yerine, Headless'a aşamalı olarak geçebilirsiniz. Belki önce sadece blog bölümünü Headless yaparsınız, sonra mobil uygulamayı, sonra da ana web sitesini. Bu, yatırımınızı zamana yaymanıza ve riski dağıtmanıza olanak tanır.
- Daha İyi Toplam Sahip Olma Maliyeti (TCO): Başlangıç yatırımı daha yüksek gibi görünse de, uzun vadede Headless mimari daha düşük bir TCO sunabilir. Daha az platform bağımlılığı, daha verimli geliştirme süreçleri ve daha kolay ölçeklenebilirlik, operasyonel maliyetleri düşürür.
- Geleceğe Hazır Bir Altyapı (Future-Proofing): 5 yıl sonra hangi satış kanalının popüler olacağını kimse bilemez. Belki de sanal gerçeklik gözlükleri üzerinden alışveriş yapacağız. Headless bir mimari ile işletmeniz, gelecekte ortaya çıkacak her yeni "baş"a hazır olur. Bu, teknolojik eskime riskini ortadan kaldıran stratejik bir yatırımdır.
Kimler İçin Uygun, Kimler İçin Değil? Dürüst Bir Değerlendirme
Headless Commerce güçlü bir çözüm olsa da, her derde deva sihirli bir değnek değildir. Her işletme için doğru seçim olmayabilir.
Headless Mimarinin Parladığı İşletme Profilleri:
- Hızlı Moda ve Yaşam Tarzı Markaları: Bu markalar için imaj her şeydir. Headless, onlara marka kimliklerini yansıtan, görsel olarak zengin, editoryal ve benzersiz online deneyimler yaratma özgürlüğü verir.
- Global ve Çok Kanallı Perakendeciler: Farklı ülkelerde, farklı dillerde ve birden çok kanalda (web, mobil, mağaza içi) faaliyet gösteren büyük markalar, Headless sayesinde tüm bu kanalları tek bir merkezden tutarlı bir şekilde yönetebilir.
- B2B Şirketleri: Karmaşık ürün katalogları, müşteriye özel fiyatlandırma ve bayi portalları gibi ihtiyaçları olan B2B şirketleri, Headless'ın sunduğu esneklikle kendilerine özel çözümler yaratabilir.
- İnovatif D2C (Doğrudan Tüketiciye) Markaları: Pazara hızla girmek ve rakiplerinden farklılaşmak isteyen D2C markaları, Headless'ı kullanarak benzersiz müşteri yolculukları tasarlayabilir ve çok hızlı bir şekilde A/B testleri yaparak büyümelerini optimize edebilir.
Headless'ın Lüks Kaçabileceği Durumlar:
- Yeni Başlayan ve Sınırlı Bütçeli Esnaf: E-ticarete yeni başlıyorsanız ve sadece birkaç standart ürünü satmayı hedefliyorsanız, Shopify veya benzeri bir monolitik platformun sunduğu "hepsi bir arada" paketi, başlangıç için çok daha hızlı ve uygun maliyetli bir çözüm olabilir.
- Teknik Kaynağı Olmayan İşletmeler: Headless bir yapı, genellikle kendi bünyenizde bir geliştirici ekibine veya bu işi sizin için yönetecek güvenilir bir teknoloji partnerine sahip olmanızı gerektirir. Eğer bu kaynaklara sahip değilseniz, yönetim karmaşıklığı size faydadan çok zarar getirebilir.
- Son Derece Standart İhtiyaçları Olan Mağazalar: Eğer iş modeliniz çok basitse ve platformun sunduğu standart özellikler tüm ihtiyaçlarınızı karşılıyorsa, Headless'ın getireceği ek karmaşıklığa ve maliyete katlanmak mantıklı olmayabilir.
Headless'a Geçiş: Stratejik Yol Haritası
Headless'a geçmeye karar vermek, yolculuğun sadece başlangıcıdır. Bu geçiş, dikkatli bir planlama ve stratejik bir yaklaşım gerektirir.
Adım 1: Analiz ve Strateji Belirleme
Bu, en kritik adımdır. Mevcut sisteminizi analiz edin. Ağrı noktalarınız neler? Headless ile neyi çözmeyi hedefliyorsunuz? Daha hızlı bir site mi? Mobil uygulama mı? Hangi işlevler (ödeme, arama, envanter) arka yüzde kalmalı? Başarıyı nasıl ölçeceksiniz (KPI'lar)?
Adım 2: Doğru Teknoloji Yığınını (Stack) Seçme
Burası seçeneklerin bol olduğu bir evren:
- Back-end (E-ticaret Platformu): Shopify Plus, BigCommerce, Commercetools gibi platformların Headless seçeneklerini kullanabilir veya kendi özel çözümünüzü oluşturabilirsiniz.
- CMS (İçerik Yönetim Sistemi): İçeriklerinizi yönetmek için Contentful, Strapi, Sanity gibi bir "Headless CMS" seçmeniz gerekecek.
- Front-end (Geliştirme Çerçevesi): Geliştiricileriniz Next.js (React tabanlı), Nuxt.js (Vue tabanlı) veya SvelteKit gibi modern framework'lerden birini seçecektir.
- Hosting/Dağıtım: Vercel, Netlify gibi modern platformlar, Jamstack tabanlı siteleri dağıtmak ve ölçeklendirmek için harika seçenekler sunar.
Adım 3: Aşamalı Migrasyon Yaklaşımı
Her şeyi tek seferde ("Big Bang") değiştirmeye çalışmak genellikle risklidir. Bunun yerine, aşamalı bir geçişi benimseyin:
- Yol 1: Yeni Bir Kanal Eklemek: Mevcut siteniz çalışmaya devam ederken, tamamen Headless bir yapıda yeni bir mobil uygulama geliştirin.
- Yol 2: Siteyi Parça Parça Ayırmak: Önce sadece blog veya kurumsal sayfalar gibi daha az kritik bir bölümü Headless bir CMS ile ayırın. Başarıyı gördükten sonra ürün katalog sayfalarını, ardından da sepet ve ödeme süreçlerini taşıyın.
Bu karmaşık geçiş süreci, stratejik planlama ve derin teknik uzmanlık gerektirir. Hangi teknolojilerin seçileceği, mevcut verilerin nasıl taşınacağı ve farklı servislerin birbiriyle nasıl konuşacağı gibi kritik kararlar, projenin başarısını doğrudan etkiler. İşte bu noktada Solviera Teknoloji, işletmenizin mevcut durumunu analiz ederek size özel bir yol haritası çizer. Sizin için doğru teknoloji yığınını belirler, geçiş sürecini planlar ve terzi işi çözümleriyle bu teknik dönüşümü sizin için sorunsuz bir şekilde yönetir.
Sonuç: Sadece Bir Teknoloji Değil, Bir Zihniyet Değişimi
Headless Commerce, e-ticaret dünyasında geçici bir trend değil, dijital ticaretin geleceğini şekillendiren temel bir paradigma kaymasıdır. Müşteri beklentilerinin her zamankinden daha yüksek ve pazarın her zamankinden daha rekabetçi olduğu bir çağda, işletmelere özgürlük, esneklik ve hız sunar. Monolitik platformların "yapamazsın" diyen duvarlarını yıkarak, yerine "nasıl istersen öyle yap" diyen API köprülerini inşa eder.
Bu yolculuk, teknik bir yükseltmeden çok daha fazlasıdır; bu, bir iş stratejisi ve bir zihniyet değişimidir. Müşteri deneyimini her şeyin merkezine koymayı, inovasyonu kucaklamayı ve teknolojiyi bir engel olarak değil, bir olanak olarak görmeyi gerektirir. Headless mimari, e-ticaret yöneticilerine ve markalara, hayal ettikleri dijital deneyimleri inşa etme gücünü geri verir. Artık soru, "Headless'a geçmeli miyim?" değil, "Geleceğin ticaret dünyasında var olmak için Headless'a ne zaman ve nasıl geçmeliyim?" sorusudur.
Headless mimariyi bir adım öteye taşıyan ve tüm teknoloji yığınınızı en iyi bileşenlerle oluşturmanızı sağlayan Composable Commerce stratejisini anlamak için ana rehberimize göz atın. [DAHA DETAYLI BİLGİ İÇİN: Headless vs. Composable Commerce: E-Ticaretin Geleceğini Şekillendiren İki Güç MAKALEMİZE GÖZ ATIN]
Sıkça Sorulan Sorular
Hayır, zorunlu değildir. REST API'ları da Headless mimarilerde yaygın olarak ve başarıyla kullanılır. Ancak GraphQL, ön yüzün ihtiyaç duyduğu veriyi spesifik olarak talep etmesine izin vererek gereksiz veri transferini önler. Bu, özellikle mobil uygulamalar gibi daha yavaş ağlarda çalışan kanallar için önemli bir performans avantajı sağladığından, modern Headless uygulamalarında giderek daha fazla tercih edilmektedir.
Hayır. İşte Headless CMS'lerin (Contentful, Strapi vb.) güzelliği burada ortaya çıkar. Bu platformlar, pazarlama ekipleri gibi teknik olmayan kullanıcılar için tasarlanmış, kullanımı kolay arayüzler sunar. Tıpkı WordPress gibi, içeriklerinizi, görsellerinizi ve kampanya sayfalarınızı bu arayüzler üzerinden kolayca yönetebilirsiniz. Sizin girdiğiniz bu içerik, arka planda API'lar aracılığıyla geliştiricilerin oluşturduğu ön yüzlere (web sitesi, mobil uygulama vb.) otomatik olarak gönderilir.
PWA ve Headless, birbirini mükemmel şekilde tamamlayan iki teknolojidir. PWA, bir web sitesine tarayıcı üzerinden erişilen ancak mobil uygulama benzeri özellikler (ana ekrana ekleme, anlık bildirimler, çevrimdışı çalışma) sunan bir teknolojidir. Headless mimari, PWA'ların ihtiyaç duyduğu hızlı ve esnek API altyapısını sağlamak için idealdir. Arka yüzden API ile çekilen veriler, PWA'nın hafif ve hızlı ön yüzünde sunularak hem web'in erişilebilirliğini hem de bir uygulamanın zengin deneyimini bir arada sunmayı mümkün kılar.
Bu önemli bir ayrımdır. Shopify Plus veya BigCommerce gibi bazı geleneksel platformlar, artık kendi sistemleri üzerinden bir "Headless API" katmanı sunmaktadır. Bu, mevcut arka yüzlerini korurken size özel bir ön yüz geliştirme imkanı tanır. Bu hibrit yaklaşım, geçiş için iyi bir ilk adım olabilir. "Gerçekten Headless" veya "API-öncelikli" platformlar (örn: Commercetools) ise en başından itibaren sadece bir API olarak tasarlanmıştır. Herhangi bir hazır ön yüzleri yoktur ve tüm işlevsellikleri, birleştirilebilir servisler olarak sunulur. Bu ikinci yaklaşım, genellikle daha fazla esneklik ve tam bir Composable Commerce stratejisine geçiş için daha sağlam bir temel sunar.
Bu, Headless mimarinin başlangıçtaki en büyük zorluklarından biriydi. Geleneksel CMS'lerde içerik ve sunum birleşik olduğu için önizleme basitti. Headless'ta ise içerik ve sunum ayrıdır. Modern Headless CMS'ler bu sorunu, CMS'i ön yüz geliştirme ortamıyla konuşturan özel köprüler kurarak çözer. Bir içerik editörü "Önizleme" butonuna bastığında, CMS kaydedilmemiş taslak veriyi güvenli bir API kanalıyla geçici bir ön yüz sayfasına gönderir ve editörün içeriğin canlıda tam olarak nasıl görüneceğini görmesini sağlar. Bu, artık standartlaşmış bir özelliktir.
İşletmenizi Bir Sonraki Seviyeye Taşımaya Hazır Mısınız?
Solviera'nın bütünsel teknoloji çözümleri hakkında daha fazla bilgi almak ve işletmenize özel bir analiz için proje danışmanlarımızla bugün iletişime geçin!